BEHLÛL DÂNÂ’NIN HÂRÛN REŞÎD’İN SALTANATINA BİÇTİĞİ DEĞER
Behlûl Dânâ bir gün, Hârûn Reşîd’e hitâben demiş ki:
Senin bu saltanatının değeri olsa olsa bir bardak sudur.
Hârûn Reşîd, Behlûl’ün sözünü küçümseyerek demiş ki :
Sen aklını yitirmişsin. Ben şarkın en büyük pâdişâhıyım. Benim saltanatım altında nice milletler, nice şehirler, nice göller ve denizler var.
Behlûl Dânâ, Hârûn Reşîd’e şu teklîfde bulunmuş :
Eğer dürüst olur da sorularıma doğru cevap verirsen ben sana bu sözümü isbât ederim.
Hârûn Reşîd kendinden emîn bir tavırla Behlûl’ün teklîfini kabûl edince Behlûl Dânâ, Hârûn Reşîd’e iki soru sormuş. Birinci sorusu şuymuş :
Çölde susuz kalıp, ölüm hâline gelsen. Birisi çıkıp “Saltanatının yarısını verirsen sana su verip seni ölümden kurtarırım dese” ne yaparsın?
Hârûn Reşîd, hiç düşünmeden şu cevâbı vermiş :
Elbette ölmemek için adamın teklîfini kabûl ederim, nasıl olsa mülkümün geri kalan yarısı bana yeter.
Behlûl Dânâ, ikinci sorusunu sormuş :
Peki içtiğin suyu çıkaramasan, sen kıvranıp dururken birisi çıkıp “Mülkünün geri kalanını bana verirsen o suyu çıkartırım” dese ne dersin?
Hârun Reşîd, “Mecbûren veririm” deyince Behlûl Dânâ :
Gördün mü bak! Senin saltanatının değerinin bir bardak su kadar olduğunu isbât ettim işte…
Bir yanıt bırakın